öğle uykusu mu

Sandalyayi kaldırdım
kavun kokusu kapladı odayı
bir kadın girdi yabancı

yabancı duvarlara
parkelere, yabancı
dokunduğu yerle tanışıyor şimdi
duvarlar selam vermese de o yine de öpüyor bir ucundan boynuna
duvarlar eğilmese de çalıyor müziğini

bir kadın geldi yabancı
odaya karpuz kokusu saldı
ve bilirsiniz ben karpuz kokusunu hiç sevmem
 sonra sevmeyi de sevmem

kafam karıştı kadınla
üstünde mor elbisesi
  kadın da karıştı
kemanı yerler aldı
bir parçadır söylüyorlar

kadın da tanıştı

odadan çıkmak istiyordu gergedanları
nüdist olmasa belki,
yerleri kan yapmazdı
parke de beyaz değildi ama
ona da üzüldü annesi öğretmişti bir şeyler ya
hangisi doğrusu hangisi yanlış bilemeden öğrenmişti
kanını eliyle sildi
   yok hayır bulaştırdı

nüdistliği kendineydi
tıraşlamadığı kılları başkasına
karpuz yedi sonra onu
hikaye mutlu bitti
    yok hayır bu öğle uykusu

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

bir çiçek kanıyor

rastlantı ve kaos 2006

yeni çaycımız harika usta