devamı olmayan hikaye
...Karşıdan karşıya geçmek için ilk defa toplum kurallarına uyup durayım dedim. Belki bir iki santim solundaydım ışıkların, aniden durdum. Kulağımda kulaklık yanlışlıkla attığım bülent ersoy şarkısı başlarken bir of çekiyorum. Kadının tekinin sesi ve ağzı yanımda beliriyor. Çıksana çocuğum! Bisikletle kaslı kollarımı teğet geçen bu güzel bayana kızmak istiyorum hormonlarım izin vermiyor. Telefonumu elime alıp şarkıyı kendi keman kayıtlarıma getiriyorum. Yeşil ışık yanarken yürüdüğümde aklıma her adımımın yere baskısıyla bir düşünce giriyor. Beynimin içinde tepinip duvarları yıkmak ister gibi kristamı alıp söküyorlar. Kulağımdan çıktığını sanıyorum. Düşünüyorum. Henüz ölmemeliydim. Hayal ettiğim onlarca şey vardı, allahın belası bir dağdan aşağı atlayıp ölme provası yapacak ama iki saniye önceden bir ipi çekip daha çok imitasyon bir kuş olacaktım. O saçları gökyüzünden damlayan kızla sevişecektim, bedenlerimizi duvarlar görecekti. Ben kuş olmayı düşünürken bu kıllı